Küçük ev akımı, minimalist evlerde az tüketim ve doğa dostu bir yaşam amacıyla çeşitli fikir, ürün ve mimari çözümlerin kendiliğinden bir araya gelerek oluşturduğu toplumsal bir hareket olarak kabul ediliyor. İlham kaynağı olan Walden; or, Life in the Woods, yazıldığı 1854 yılından itibaren toplumsal buhran dönemlerinde birçok insanın barınma ihtiyacını karşılamıştı. Yakın zamanda batı dünyasında yaşanan benzer süreçlerde yazılan minimalist yaşam kitapları ve fiziki eylemler bu tarzın tekrar yaygınlaşmasında önemli rol oynadı. Pandemi ve depremler, yaşam tarzı sadeliğe yakın olan birçok insanı tekrar yaygınlaşan bu hareketin içerisine dahil etti ve büyüdü. Yaşam tarzı, farkındalık, doğaya yakınlık, inziva ya da sadece mimari beğeni gibi bu küçük evlere geçişte herkesin kendine özel bir gerekçesi olabilir. Sanılanın aksine yaşayanların büyük çoğunluğu da emekliler değil, genç profesyoneller. Bu hafta sonu gönüllüsadeler’ in çok yeni teslim aldığı küçük evlerinin ilk misafiri olduk. Şehir hayatında da minimal bir hayat süren karavancı arkadaşlarımız bu sayede her fırsatta kaçtıkları doğayı veranda olarak evlerinin önüne katmış. Değerlendirme için henüz erken olduğu için ilerleyen zamanda daha kapsamlı bir inceleme gelebilir.