Çobanpınarı
Çarşamba, Ağustos 16, 2023
İzmir’in eski savunma ve gözetleme yapılarında bugün, ilk tanıştığım harita olan 1:25.000’lik eski topografik haritalarda, Ekin Gediği mevkisi olarak geçen Çobanpınarı’ndayız. Diğer yerleşimlere pek benzemediği için olsa gerek, burası diğerlerine göre daha ilgimi çeken bir konum. İlgimi çekmesinin bir diğer nedeni de, hakkında pek fazla bilgi olmaması. Birkaç yazılı kaynakta neredeyse yalnızca adı geçiyor.
Geniş bir araziye yayılmış kalıntılar, Küçükkale tepesi ve arkasında kalan yamaç ile Doğançay’ı neredeyse kuş bakışı gören, dik vadiye kadar uzanıyor. Yakın döneme kadar küçük patikalar ve yangın emniyet şeridi harici üzerinde iz olmayan bu arazinin çevresi şimdilerde toplu konut projelerinin ortasında kalmış. Uzantı biçiminde devam eden Küçükkale tepesi de kısmen şantiye alanı içerisinde kaldığı için buradan eskisi gibi Büyükkale‘ye yürümek sanıyorum artık pek mümkün değil.
1955’te araziyi inceleyen Bean, alanda tabanı dikdörtgen biçimde, polygonal taşlardan oluşan ve yaklaşık bir metre kalınlığında duvarları görülen bir kale kalıntısından söz etmiş. Bahse konu kalıntılar kısmen kaçak kazı tahribatına uğramış olsa da, arazide dolaşırken kolaylıkla seçilebiliyor. Etrafa yayılmış seramik parçaları ve çevredeki esas konumdan bağımsız kesme taşlar göze çarpıyor.
Benzer diğer yapılarla bağlantısına gelecek olursak, kuzeybatısındaki Sancaklıkale, güneydoğusundaki Aksertepe ve yaklaşık bir buçuk kilometre güneyindeki Büyükkale, görüş alanında yer alıyor. Şehir yapılaşmasının bu alana kaymasıyla birlikte, muhtemelen Çobanpınarı’ndaki tahribat daha da artacak.
Kaynak: The Defences of Hellenistic Smyrna – George Ewart Bean – 1955 – Arkaik ve Klâsik Dönem’de Smyrna’nın Dış Savunması Üzerine Gözlemler – Ersin Doğer, İsmail Gezgin – 1998
4 Yorumlar on “Çobanpınarı”
Geri izleme
Yorum Ekle