Kendisine ilk kez, bir sinema filminin alan keşfi için yapım ekibiyle Anafartalar Caddesi-Havra Sokağı bölgesinde dolaşırken rastladığım bu bina, farklı balkon ve pencere yapısıyla dikkatimi çekmişti. Üzerindeki, 1929 ve Mimar Müteahhit Süleyman levhası ve içerideki strafor balık kasaları haricinde araştırılabilecek bir detayı yoktu. Sokakla ilgili rastladığım bir yazıda da, binanın bir süre ayakkabı atölyelerine ev sahipliği yaptığını okudum, hiçbirini birbirine bağlayamadım.

Geçtiğimiz yıllarda TARKEM tarafından yürütülen restorasyon çalışması duyurusuyla binadan tekrar haberdar oldum. Meğer burası, İzmir’de yüzyılı aşkın süredir hizmet veren Şekerci Ali Galip Efendi’nin eski çikolata fabrikasıymış. Binanın solundaki tuğla duvarlı bina da bu tesise dahilmiş. Dışarıdan bakıldığında inşa edildikleri dönemleri yansıtan özgün cephe karakterlerine sahip bu yapılar, restorasyon sonrasında gastronomi ve sanat etkinliklerine ev sahipliği yapacak bir merkez olarak planlanıyor.